Ücretsiz Kargo! 150₺ üzeri siparişlerinizde kargo ücretsizdir.

İki Farklı Sanatçıdan “Çarmıhtan İndiriliş” Sahnesi

Fra Angelico- Çarmıhtan İndiriliş (176/185 cm)

Fra Angelico’nun 1436-40 yılları arasında tamamladığı bu altar panosunun ana sahnesinde İsa’nın çarmıhtan indirilişi resmedilmiştir. Şu anda Floransa- San Marco Ulusal Müzesi’nde bulunan bu eser Floransa Santa Trinita’daki Strozzi ailesinin şapeli için çalışılmıştır. Dış kısımlarından anlaşılacağı gibi Gotic üslupla “Lorenzo Monaco” tarafından çalışılmaya başlanmış ancak Monaco öldüğünde yalnızca kenar paneller ve alınlık kısımları çalışılmıştı. Bu altarı tamamlamak için Fra Angelico araya girmiş ve görünürde tek bir pano olsa da çerçevenin üç kemerine figürler üç grup ve üç anlatı şeklinde yerleştirilmiştir.

Resmin ana sahnesi aydınlık ve canlı renklerle çalışılmıştır. Parlak ve canlı sahnelere duyguların olağanüstü şekilde kontrol altında tutulduğu dingin bedenler eşlik etmektedir. Fra Angelico’nun İsa figürü inceleyeceğimiz diğer eser olan Rogier van der Weyden’in İsa figürünü andırmaktadır. Buna Kuzey-Güney bağlantısının resmi yansıması diyebiliriz. 1430’lu yıllar Kuzey ve Güney Avrupa arasında oldukça yoğun etkileşimin olduğu ve bunun da sanat eserlerine yansıdığı yıllardır. İsa figürünün arkasında haçın ahşap çerçevesi ve merdivenle ana sahne kaplanmıştır. Çerçevenin her iki yanında aziz figürlerini gördüğümüz dikey ve madalyon şekilli sahneler bulunmaktadır. Angelico panonun her iki yanına yerleştirdiği uzun- dikey formdaki ağaçlarla üçlü çerçevenin kısıtlı etkisinden kurtulmaya çalışmıştır. İsa’nın vücudunda çarmıha gerilmeden önce kırbaçlanmış olmaktan kalan kanlar görülmektedir. Kanlar haçtan yere doğru artarak resmedilmiştir. Sol taraftaki dindar figürlerden kırmızı şapkalı olanın elinde İsa’nın kan bulaşmış dikenli tacı ve çarmıha çivilendiği üç çivi bulunmaktadır. İsa’nın hemen sol yanında oldukça gerçekçi bir ifade ile resmedilen sarıklı kişinin sanatçının tanıdığı biri olabileceğine dair fikirler vardır.

Resmin sol tarafına baktığımızda diz çöken ve ayakta duran dokuz kadın görmekteyiz. Tövbe etmenin sembolü olarak İsa’nın ayaklarını tutup öperken sahnelenen “Mecdelli Meryem” ve başındaki halede adı yazan “Bakire Meryem” gözümüze çarpan ilk detaylardır. Mecdelli Meryem, Batı sanatında kendisine oldukça geniş yer verilen, günahkarlıktan tövbekarlığa dönüşen yolculuğu ile bilinen bir ikonografidir. Yuhanna İncil’ine göre günahkâr bir hayattan İsa’yı dinleyerek tövbe etmiş, uçuşan sarı saçlarıyla İsa’nın çarmıha gerilişinde orada bulunmuş ve dirildiğinde de ilk göründüğü kişilerden olmuştur. Burada da anlatıldığı sahnelere uygun olarak sarı saçları bedenini sarmış ve İsa’nın önünde diz çökmüştür.

“Bakire Meryem” ikonasına baktığımızda diz çökmüş, dua eder vaziyette ve gösterişten arınmış kıyafetler içerisinde ve başındaki harede kim olduğu yazılı şekilde karşımıza çıkar. Sol üst çerçevenin hemen altında bir Toscana kasabası olarak Kudüs resmedilmiştir. Surların içerisinde farklı boy ve renklerde binalar, tepede kale olduğu düşünülen bir yapı ve gökyüzünde yoğun bulutlar hakimdir.

Bu kısımda Bakire figürünün diz çökme imajı kuvvetlendirilmek için etrafında dikey vaziyette dindar kadınlar resmedilmiştir. Hayli sükûnet içinde bir ifade ile ellerini kenetleyen Meryem’in etrafında diğer kadınlar da tefekkür eder vaziyettedirler. Kadınların arkasından yolun kıvrılarak Kudüs’e uzandığı görülüyor.

İsa’nın sağ tarafında diz çöken kırmızı elbiseli figür duruşu ve yansıtıldığı sahne ile Magdelen’i yansıtsa da (*Maria Magdelena: Hristiyan mitolojisinde Magdelena İsa dirildiğinde gören ilk kişidir ve tövbe ederken ayaklarına kapanıp ağlamıştır.) panonun hazırlandığı ailenin merhum oğlu Alessio degli Strozzi olduğu öne sürülen iddialar da vardır. Yine sağ taraftaki dindar erkek figürlerinden kırmızı şapkalı olanın elinde İsa’nın kan bulaşmış ve alnında da izi görülen dikenli tacı ve çarmıha çivilendiği üç çivi bulunmaktadır. Bunları yanındaki diğer erkeklere gösterdiği bu sahnede Angelico’nun birçok resminde ortak olan zeminde bol yapraklı çimen dikkat çekmektedir.

Rogier Van Der Weyden – Çarmıhtan İndiriliş

Bu altar panonun 1435-50 civarında Leuven’deki Arbaletçiler Loncası tarafından şapelleri için  Rogier van der Weyden’den istenildiği düşünülüyor. Bu saptama Gotik tarzdaki yaprak şekilli oymalarda bulunan arbaletlere bakılarak yapılabilir.  Merkez noktasında İsa’nın ölü bedeni yer alan bu panoda dar alana yerleştirilen on figür, arka altın renkli plan ve canlı renkler sebebiyle ilgi çeken bir görüntü oluşsa da izleyicide bir sıkışmışlık hissi yaratır ve eserde derinlik eksikliğine sebep olur. Flaman ressamların resimde oldukça kullandığı doğa teması burada yok denecek kadar azdır. Zeminde birkaç yeşil alan hariç bu ize hiç rastlanmamaktadır.

İsa’yı tutan kişilere baktığımızda bizi solda Arimatealı Yusuf ve sağda Nikodemus karşılamaktadır. İncil’deki tasvirde İsa’yı çarmıhtan indirip mezara koyan iki kişi olduğu gibi yansıtılmıştır.  Arimatealı Yusuf resimde en göz alıcı giyinen kişidir ve yüzüne acı dolu bir ifade hakimdir. İsa’nın başındaki dikenli taç kafasında delikler açmış ve akan kan yüzünü sarmaya başlamıştır.

Çarmıh burada oldukça küçük resmedilmiştir. Bu da resmin ortasındaki bu görüntünün sıkışmışlık hissini kuvvetlendirmesine neden olmuştur. İsa’nın sağında Meryem’i canlı bir mavi kıyafet içerisinde baygın görürüz. Anne ve oğulun bedeni neredeyse aynı şekildedir ve aynı acıyı paylaşma hissi seyirciye geçmektedir. Baygın olan Meryem’i tutmak için eğilen Yuhanna ve yeşiller içindeki Mary Salome (Meryem’in üvey kız kardeşi) bu sahneye eşlik etmektedir.

Meryem’in baygınlıkla düşmüş elinin hemen yanına çarmıha gerilme sahnelerinde sıklıkla karşılaştığımız kafatasını görmekteyiz. Bu kafatası Adem’in kafatası olarak resmedilir çünkü; inanışa göre Adem, İsa’nın çarmıha gerildiği Golgota’da gömülüdür ve Golgota’nın sözlükteki anlamı “Kafataslarının mekanı”dır. Bu kafatası ile aynı zamanda İsa’nın ölümünün Adem ile Havva’nın işlediği ilk günahtan insanlığı kurtardığı mesajı verilmektedir. Nikodemus’un arkasındaki erkeğin elinde yağ kabı bulunmaktadır ve kırmızı kollu kıyafetiyle ağlarken tasvir edilen “Mecdelli Meryem” İsa’nın ayaklarını yağlamak için yağ kabındaki kutsal yağı kullanmaya hazırlanmaktadır. En solda ağlayan bir diğer kadın figürü ise Meryem’in bir başka üvey kardeşi olan Mary Cleophas’tır.

Bu dokunaklı altar pano Madrid Prado Müzesi’nde muhafaza edilmektedir.

Kaynakça

Yüzgüller, S. (2022). Tövbekar Mecdelli Meryem: İnzivanın Anlamsal Dönüşümünde Görsel Motifler. Sanat Tarihi Dergisi, 31 (1), 719-739.

Işık, Şen, ”Bizans İkonalarından Günümüze Sanatta Meryem ve Çocuk Motifi” İdil Sanat ve Dil Dergisi, 2017.

N. Ersoy, “Semboller ve Yorumları”, İstanbul, 2007

Vasari,G. “Sanatçıların Hayat Hikâyeleri”, İstanbul, 2013, Sel Yay.

N. Ersoy, “Semboller ve Yorumları”, İstanbul, 2007

Vasari, G. “Sanatçıların Hayat Hikâyeleri”, İstanbul, 2013, Sel Yay.